


Azarlamayı Anlamak: Anlamı, Tarihçesi ve Kullanımı
Azarlama, birinin davranışını veya eylemlerini güçlü bir şekilde eleştirmek veya onaylamamaktır. Onaylamamanın resmi veya gayri resmi bir ifadesi olabilir ve genellikle birinin yanlış davranışını düzeltmek veya cezalandırmak için kullanılır. Azarlama, sözlü azarlama, yazılı uyarı ve hatta fiziksel cezalandırma dahil olmak üzere pek çok biçimde olabilir.
"Azarlama" kelimesinin, Orta Çağ'a kadar uzanan uzun bir tarihi vardır. Eski Fransızca "azarlama" sözcüğünden gelir ve bu sözcük, "hata bulmak" anlamına gelen Latince "reprobare" sözcüğünden türetilmiştir. Zamanla kelime, eleştiri, onaylamama ve cezalandırma dahil olmak üzere bir dizi anlamı içerecek şekilde gelişti.
Modern İngilizcede azarlama genellikle yasal veya eğitimsel ortamlar gibi resmi bağlamlarda kullanılır. Örneğin, bir öğretmen bir öğrenciyi sınıfta yaramazlık yaptığı için azarlayabilir veya bir yargıç bir sanığı suç işlediği için azarlayabilir. Azarlama aynı zamanda bir ebeveynin çocuğunu disipline etmesi veya bir arkadaşın başka bir arkadaşını yanlış bir şey yaptığı için azarlaması gibi resmi olmayan bağlamlarda da kullanılabilir. Bunlardan bazıları şunlardır:
* Uyarmak: Birini hafifçe uyarmak veya eleştirmek
* Cezalandırmak: Birini sert bir şekilde cezalandırmak veya azarlamak
* Kınama: Birinin eylemlerini veya davranışlarını eleştirmek veya onaylamamak
* Kınama: Birini resmi olarak azarlamak veya eleştirmek
* Castigate: eleştirmek veya birini sert bir şekilde cezalandırın
Genel olarak azarlamak, onaylamama ve eleştiri duygusu taşıyan güçlü bir kelimedir. Resmi yasal işlemlerden arkadaşlar arasındaki resmi olmayan konuşmalara kadar çeşitli bağlamlarda kullanılabilir.



