


Anglikan Cemaatinde Yüksek Kiliseciliği Anlamak
Yüksek Kilisecilik, Anglikan Komünyonu içinde Kilise'nin kutsal törenlerinin, ayinlerinin ve geleneklerinin önemini vurgulayan bir hareketi tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Genellikle 19. yüzyılın ortalarında ortaya çıkan ve İngiltere Kilisesi'nin ayin ve adanmışlık uygulamalarını Reformasyon öncesi biçimlerine döndürmeye çalışan Oxford Hareketi ile ilişkilendirilir.
Yüksek Kilisecilik, günümüz Kilisesi ile erken dönem kilisesi arasındaki sürekliliği vurgular. Hıristiyan Kilisesi'nin, Hıristiyanlığın modernist veya liberal yorumlarını benimsemek yerine, geleneksel inanç ve uygulamalarını sürdürmesi gerektiğini savunuyor. Yüksek Kilise mensupları genellikle kutsal törenlere, özellikle de Efkaristiya'ya güçlü bir vurgu yaparlar ve Kilise'nin ayinlerinin ve ritüellerinin, üyelerinin ruhsal yaşamı için gerekli olduğuna inanırlar.
Yüksek Kiliseciliğin temel ilkelerinden bazıları şunlardır:
1. Kutsal törenlerin önemi: Yüksek Kilise mensupları, kutsal törenlerin, özellikle de Efkaristiya'nın, Kilise ve üyelerinin ruhsal yaşamı için gerekli olduğuna inanırlar.
2. Kilisenin Sürekliliği: Yüksek Kilisecilik, günümüz Kilisesi ile erken dönem Hıristiyan Kilisesi arasındaki sürekliliğe vurgu yapar ve Kilise'nin geleneksel inanç ve uygulamalarını sürdürmesi gerektiğini savunur.
3. Ayinlerin önemi: Yüksek Kilise mensupları, Kilise'nin ayinlerinin ve ritüellerinin, üyelerinin ruhsal yaşamı için gerekli olduğuna ve korunması ve sürdürülmesi gerektiğine inanırlar.
4. Geleneğin rolü: Yüksek Kilisecilik, Kilise yaşamında geleneğin önemini vurgular ve Kilise'nin rehberlik ve ilham için kendi geleneğine bakması gerektiğini savunur.
5. Modernizmin reddi: Yüksek Kilise mensupları genellikle Hıristiyanlığın modernist veya liberal yorumlarını reddeder ve Kilise'nin geleneksel inanç ve uygulamalarını sürdürmesi gerektiğini savunur. ayin ve gelenek. Genellikle Oxford Hareketi ile ilişkilendirilir ve Kilise'nin Reformasyon öncesi uygulamalarını ve inançlarını yeniden canlandırmayı amaçlar.



