


Klinik Araştırmalarda Randomizasyon: Farklı Yöntemleri Anlamak
Rastgeleleştirme, katılımcıları veya gözlemleri şans eseri farklı gruplara atama sürecidir. Klinik araştırmalar bağlamında, prognostik faktörler ve çalışmanın sonucunu etkileyebilecek diğer değişkenler açısından grupların benzer olmasını sağlamak için randomizasyon kullanılır. Bu, önyargının en aza indirilmesine ve sonuçların diğer faktörlere değil, test edilen müdahaleye bağlı olmasını sağlamaya yardımcı olur.
Klinik araştırmalarda katılımcıları rastgele seçmek için çeşitli yöntemler vardır; bunlar arasında:
1. Rastgele blok tasarımı: Katılımcılar, yaş veya cinsiyet gibi belirli özelliklere göre bloklar halinde gruplandırılır ve ardından her blok içindeki tedavi gruplarına rastgele atanır.
2. Katmanlı rastgeleleştirme: Katılımcılar, yaş veya cinsiyet gibi belirli özelliklere göre katmanlara ayrılır ve ardından her katmandaki tedavi gruplarına rastgele atanır.
3. Permütasyonlu blok randomizasyonu: Katılımcılar tedavi gruplarına bloklar halinde rastgele atanır, ancak önyargı riskini en aza indirmek için blokların sırası değiştirilir (yani döndürülür).
4. Rastgele tam blok tasarımı: Katılımcılar, yaş veya cinsiyet gibi belirli özelliklere göre bloklar halinde gruplandırılır ve ardından her blok içindeki tedavi gruplarına rastgele atanır. Bir bloktaki tüm katılımcılar aynı muameleyi görür.
5. Latin kare tasarımı: Katılımcılar, olası tüm tedavi kombinasyonlarını içeren satır ve sütunlardan oluşan bir matris olan Latin karesi kullanılarak tedavi gruplarına rastgele atanır.
6. Uyarlanabilir randomizasyon: Katılımcılar, yaş veya cinsiyet gibi belirli özelliklere göre rastgele olarak tedavi gruplarına atanır, ancak katılımcıların tedavi gruplarına tahsisi, çalışma süresince önceki katılımcıların sonuçlarına göre ayarlanır.
Rastgeleleştirme yönteminin seçimi klinik araştırmanın spesifik hedeflerine ve incelenen popülasyonun özelliklerine bağlıdır.



